Gri bir hava olabilir ama harika haftalar..
Hem bu yazı da sana iyi gelecek, hele de bebiş düşünüyorsan veya hamileysen..
…
Hamileliğimin ilk gününden beri, etrafımdaki herkes “meğer ne çok biliyorlarmış” kategorisinde..
Hele de hamilelik geçirenler, yeni anne olmuşlar, büyükler..
Her biri o kadar çok şey söylüyor ki..;
“Böyle olacak” , ”bu haftada şunu yaşayacaksın” , ”şu agrın başlayacak,şöyle artacak”, “şunu yemen lazım” , “bu çocuğa böyle yarar”, “karnın şöyle, o zaman çocuk böyle..”,”az kilo aldın böyle olur” , “çok kilo aldın böyle olur” gibi çıkarımlar, yarı bilgiyle söylenenler, yaşadıklarını herkesin yaşayacağını öngören insanlar..
…
Bu kadar bilenle(!) başetmek çok zor inan.. Çünkü sen içine girdiğin dönemi bilmiyorsun ve her bilgiye açıksın..
Herkes ne derse başta dinlemek istiyorsun ama bakıyorsun seni çok yoruyor, vazgeçiyorsun..
Mesela benim başta çok bulantım ve kilo kaybım oldu.. Yesem de alamıyordum bulantıdan dolayı (yaşayanlar bilir), etrafımdakiler; kilo almamak için beslenmediğimi, bebeğime iyi bakmadığımı, onu büyütemediğimi … söylemeye başladılar..
Çok yara veren bir şey, inanın..
Etrafınızdaki kim, sizin bebeğinizi sizden daha çok düşünebilir..? Ama diyorum ya anlatamıyorsunuz, o kadar çoklar ki..
Doktorumu aradım.. (kendinize mutlaka güvendiğiniz doktor seçin) Dedim ki; “ben besleyemiyor muyum cidden bebegimi..?”.. Doktorumun verdiği yanıt, size hamileliğinizde ışık olsun;
“Zeynep hanım, size o kadar çok şey söyleyecekler ki; daha başındalar.. Hepsine, ne diyorlarsa evet yapıyorum diyin” dedi.. “şu ilacı kullanıyor musun?” “evet”, “şunu yiyor musun?” “evet”.. “Tek kurtulma şansınız bu ve siz aklınıza ne soru geliyorsa bana sorun, kendinizi yemeyin..”
Bu kadar..
O andan itibaren, ne sorsalar; “evet yapıyorum” diyorum; yalan söylemek için değil, hamileliğimi huzurlu yaşamak ve kafamı bulandırmamak için..
Çok okumuyorum,
Çok dinlemiyorum..
Çok duymuyorum..
Hamileliğimde anı yaşıyorum ve “ben bunu yaşadım, seninki nasıldı, nasıl olacak bilemem” diyorum
Herkesin baş ağrısı farklıyken, hamileliği bir olamaz.. Siz kendi serüveninizi yazın.. Yaşadıkça siz doldurun boşlukları..
..
Hmmm bir de, o konuşan çevre hep kötüyü anlatıyor; öyle olur, böyle ağrır, böyle şişcen, böyle kalkamican… …. bitmiyor..
Uzaklaşın..
Ben herkesi uyardım ya da uzaklaştım..
Hamilelik, (sağlık sorununuz yok ise) hastalık değil ve kötü anlarla dolu değil.. Bebeğiniz içerde büyüyor, ne kadar kötü olabilir ki.. Düşünün..
Kötü anı, kötü cümle, kötü senaryo, kötü yazı..
Duymayın, koşarak uzaklaşın.. Size iyi gelmeyen insanlardan da..
Bıdığınız sizin hormonlarınızla besleniyorken, ona mutluluk hormonu gönderin, kuruntu değil..
…
Hamilelik hastalık değil, güzel aday..
Hep böyle yaşa ve hamileliğin herkesten farklı olacak ama konuşanlar aynı, unutma gardını al;)
…
Sen mucizene odaklan..
Ve harika bir hafta geçir..
Hmm sen hamile değilsin veya düşünmüyorsun, sen de kuruntulu insanlardan uzak dur güzel okuyucu..
Sevgiler,
Zeynep